Regaip Kandili ve Kuran’daki Yeri
Regaip Kandili Kuran’da Geçiyor Mu?
Regaip Kandili, İslam dünyasında özel bir yere sahip olan mübarek bir gece olarak, birçok kişi tarafından merak edilmektedir. “Regaip” kelimesi, “kendisine rağbet edilen şey” veya “bol ve değerli bağış” anlamına gelmektedir. Bu gece, dualar ve ibadetlerle dolu bir şekilde idrak edilecektir. Ancak, Regaip Kandili’nin Kuran-ı Kerim’de yer alıp almadığı sorusu da akılları kurcalamaktadır.
REGAİP KANDİLİ KURAN’DA VAR MI, GEÇİYOR MU?
Bir grup âlim, Regaip Kandili’nin faziletli bir gece olduğunu, bu güzelliğin Kuran ve hadislerde belirtilen Receb ayının bir gecesi olması nedeniyle kabul edildiğini savunmaktadır. İslam dininde namazın en yüksek ibadet olduğu kabul edilir. Akşam ile yatsı arasında nâfile namaz kılmanın fazileti hakkında çeşitli hadisler ve sahâbî ile tâbiî sözleri bulunmaktadır. Bu nedenle, müslüman topluluklar, bu özel geceleri değerlendirerek çeşitli ibadetler yapmanın dinen bir sakıncası olmadığını ifade etmişlerdir.
Bu konuda tartışmalar da yaşanmıştır. Mâlikî fakihi İzzeddin İbn Abdüsselâm ve hadis âlimi İbnü’s-Salâh arasında bu konu üzerine bir münazara gerçekleşmiştir. Birçok âlim, İbn Abdüsselâm’a hak vermiştir. Bunun sonucunda Eyyûbî Hükümdarı el-Melikü’l-Kâmil, Regaib namazının camilerde kılınmasını ve bu gecenin kutlanmasını yasaklamıştır. Osmanlı döneminde ise Molla Fenârî, Regaip gecesi hakkında olumlu görüşler bildirmiştir. Çeşitli dönemlerde bu konu hakkında lehte ve aleyhte yazılar kaleme alınmıştır. Farklı görüşler ve uygulamalar günümüzde de devam etmektedir.
Özetle, Regaip Kandili Kuran’da geçmemektedir; yani Kuran-ı Kerim’de Regaip ile ilgili hiçbir ayet yoktur. Bu geceler, Osmanlılar döneminde II. Selim (1566-1574) zamanında minarelerde kandiller yakılarak kutlanmaya başlanmış ve bu nedenle “Kandil” olarak anılmaya başlanmıştır.
KANDİL GECESİNE ÖZEL BİR NAMAZ VEYA İBADET ŞEKLİ VAR MI?
Peygamber Efendimiz (s.a.s.), bazı mübarek gün ve gecelerin değerlendirilmesini teşvik etmiştir. Bununla birlikte, özel bir namaz veya ibadet şekli hakkında herhangi bir belirleme yapmamıştır. Bu bağlamda, müminlerin mübarek gün ve geceleri, Allah’a yaklaşma ve bağışlanma fırsatı olarak değerlendirmeleri gerekmektedir. Bu nedenle, müminler kandil gecelerinde hayatlarının gidişatını gözden geçirip, günahlarından arınmak için dua etmeli, Kuran-ı Kerim okumalı ve nâfile namaz kılmalıdırlar.
Ayrıca, kandil gecelerinin gündüzlerinde, yani o geceyi takip eden günlerde oruç tutmak müstehap olarak kabul edilmektedir. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.), “Şaban’ın on beşinci gecesi (yani berat gecesi) olduğunda o gece ibadet ediniz, gündüzünde de oruç tutunuz. Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasına (rahmeti ile) tecelli eder ve fecir doğana kadar şöyle buyurur: ‘Yok mu benden af isteyen onu affedeyim, yok mu benden rızık isteyen ona rızık vereyim, yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet vereyim, yok mu isteyen’…” buyurarak bu günün önemini vurgulamıştır.
