Uluslararası Araştırmacılar Migren Ağrısının Nedenini Açıkladı
Uluslararası araştırmacılar, fareler üzerinde gerçekleştirdikleri detaylı bir çalışma ile migren ağrısının nörolojik mekanizmalarını inceledi. Yapılan araştırmada, beyin omurilik sıvısının içeriğinde meydana gelen geçici değişikliklerin migren ağrısına neden olduğu belirlendi. Nöronal aktivitenin durduğu kısa beyin “kesintisi” sırasında beyin omurilik sıvısının içeriğinin değiştiği ve bu değişimin baş ağrısını tetiklediği ortaya çıktı.
Araştırmacılar, farelerin beyin omurilik sıvısının hareketini ve içeriğini analiz ederek, migren ağrıları sırasında sıvıdaki bazı protein konsantrasyonlarının normal seviyelerin altına düştüğünü tespit etti. Bu durum, beyin ve omuriliği çevreleyen sıvının, kafatasındaki sinirlere ulaşarak ağrı ve iltihap reseptörlerini harekete geçirdiğini gösterdi.
“Baş Ağrısı Beyinde Bir Uyarı İşaretidir”
Dallas Texas Üniversitesi’nden sinirbilimci Gregory Dussor, çalışmanın baş ağrısının kökeni konusunda önemli bir değişim getirdiğini belirtti. Dussor’a göre, baş ağrısı beynin içinde normal olmayan durumlar için bir uyarı işaretidir. Migrenin aslında koruyucu bir mekanizma olduğunu dile getiren Dussor, ağrının dinlenme, iyileşme ve uyuma ihtiyacını vurguladı.
“Migrenin Koruyucu Etkisi”
Kopenhag Üniversitesi’nden sinirbilimci Maiken Nedergaard, migrenin aslında koruyucu bir rol üstlendiğini belirtti. Nedergaard’a göre, migren baş ağrısı, beyin ile çevresel duyusal sinir sistemi arasındaki iletişim kanalını tanımlamada önemli bir rol oynar. Bu bulguların, migren baş ağrısının gelişiminde kritik bir sinyal yolu olduğunu ve diğer baş ağrısı hastalıklarıyla ilişkili olabileceğini gösterdiğini belirten Nedergaard, çalışmanın bu alandaki araştırmalara öncülük edebileceğini vurguladı.
Araştırma sonuçları, Science dergisinde yayımlandı.
